Islam Iktisadina Giris

Günümüzde Islam tarihi, cografyasi ve kültürüne göre farkliliklar tasiyan iktisad fikirlerin, olaylarin ve kurumlarin Islam iktisadi tabiri altinda toplanmasi mümkündür.Islam iktisadinin niha hedefinin insanin madd egilimlerine teslim olmamasini saglamak oldugunu söyleyebiliriz. Iktisat cercevesinde kalan hedefler olarak israfin bertaraf edilmesi, adil gelir bölüsümü servet ve mülkiyetin yayginlastirilmasi, iktisad ve teknolojik bagimsizligin saglanmasi zikredilebilir.Önemli hedeflerden bir digeri de adil gelir dagilimini saglamak ve fakirligi olabildigince ortadan kaldirmaktir. Gelir dagiliminin son derece bozuk oldugu dolayisiyla fakirligin yaygin oldugu Islam toplumlarinda is ahlakinin ve is barisinin hatta toplum barisinin saglanmasi imkansizdir.Bu yüzden Islam iktisadi calismalari gelir dagilimini olumlu yönde etkilemeyen kurumlarin teorisini yapmaktan cok, insanca bir hayat tarzi ve yeni bir uygarlik ile ilgili sorunlari ele almalidir.Islam servetin belli bir zenginler zümresi elinde dolasan bir güc olmamasi ilkesinin rehberliginde gelirin hem olusum hem de bölüsüm safhalarinda sisteme müdahale etmistir. Israf yasagi, ihtikar yasagi, riba yasagi, zekat, infakin tesviki gibi politikalarla sosyal adaletin ve adil gelir dagilimin adeta bir finansman faktörü olarak kullanildigi bir sistem olusturmustur.Iktisadin temelinde kültür vardir. Islam kültüründen kaynaklanmayan iktisad yaklasimlar Islam ülkelerine cözüm degil, mesele üretmislerdir. Yine iktisat ahlaktan güc almalidir. Zira hukuk gibi iktisat da, ahlakin tamamlayici bir unsurudur.